Yıldızlar Neden Göz Kırpar?

Yıldızlar Neden Göz Kırpar?

Yıldızların neden göz kırptıklarını anlamak için yazın, asfalt bir yolu gözünüzün önüne getirin. Isının yükseldiğini neredeyse görebilir, asfaltın üstündeki havanın dalgalanıp titrediğine şahit olursunuz; asfaltın üzerindeki ısınan, dalgalanan hava, ağaçları ve önümüzdeki arabaları da dalgalandırıp titrek görmenizi sağlar.

Şimdi Dünya gezegenini ve etrafındaki ısınmış, dönen havayı düşünün. Kendi Güneş’imiz gibi sürekli parlayan uzaktaki yıldızların ışığının titreyip, göz kırpmasına neden olan şey işte bu türbülanslı atmosferdir.

Bu nasıl mı olur? Gezegenimizin yüzeyi gün boyunca Güneş’ten ısınır. Ve yer, gece boyunca, ısınan havayı uzaya yayar.

Yer tabakasının hemen üzerindeki hava ısınıp yükselirken, daha soğuk havayla karışır ve tencerede kaynayan su gibi bir fokurdama hareketi oluşur. Yere doğru yol alırken bu türbülanslı havadan geçen yıldız ışığı, gaz molekülleriyle karışarak oraya buraya bükülür. Havanın değişen kesimleri lens gibi işlev görür.

Sonuç mu? Bir yıldıza baktığımızda, ışığı titriyormuş gibi gözükür, bu da yıldızı daha büyük ve bulanık gösterir. Yıldızın aynı zamanda ışığı kararır ve yeniden parlar, yer değiştirir ve yanıp söner. Bunun nedeni ışık ışınlarının değişken havadan geçerken, değişerek bir araya toplanması ( parlamasına neden olur) ve ardından yayılmasıdır ( bu da kararmasına neden olur). Bilim insanları bu etkiye ‘’ ışık titremesi ‘’ adını verir.

Yıldızlar en çok ufka yakın olduklarında, biz aşırı yoğun havaya bakarken yanıp sönerler. Bize daha yakın olan parlak bir yıldızın, aynı zamanda rengi de birden değişebilir. Beyaz yıldız ışığı atmosferde yol alırken, farklı dalga boyutlarındaki ışık ( renkler )daha fazla veya daha az bükülür. Bir prizmayla olduğu gibi gökkuşağı renkleri görürüz. Yıldız kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, lacivert ve mor renklerinde parıldar.

Bilim insanları, Dünya’nın kardeş gezegenlerinden yansıyan Güneş ışığının da atmosfer tarafından kırılarak yönünün değiştirildiğini söylerler. Ancak bu gezegenler tek bir nokta halinde görünmek yerine disk gibi görünecek kadar yakın olduklarından, gözlerimiz gezegenin ön yüzünün birçok farklı noktasından ışık alır. Bir yöne doğru kırılan ışık ışınları, diğer yöne doğru kırılan ışık ışınları dengeler. Bizde böylece gezegeni sürekli ışıldarken görürüz.

Bununla birlikte, uygun koşullar altında, gezegenler de göz kırpabilir. Atmosferi özellikle istikrarsız bir haldeyken ( fırtına sonrasında olduğu gibi ) ya da gezegen ufuk çizgisine yakın olduğunda, gezegenin ışığı, çalkalanan havanın yoğun katmanlarından geçerken, arka zeminde yer alan yıldızlar gibi göz kırpar.