e
sv

Igor Ivanovich Sikorsky Kimdir? Hayatı ve Yaptığı Buluşlar Nelerdir?

1701 okunma — 05 Ocak 2021 21:09
Igor Ivanovich Sikorsky Kimdir e1611869288588

Igor Ivanovich Sikorsky Kimdir? Hayatı ve Yaptığı Buluşlar Nelerdir?

Gerçek adı Igor Ivanovich Sikorsky olan ünlü Rus asıllı mucit 25 Mayıs 1889’da Kiev’de doğmuştur. Igor Sikorsky’nin yarı Ukraynalı yarı Rus olan annesi Mariya Stefanovna Sikorsky oğluna evde eğitim vermiştir. Onu sanat sevgisiyle özellikle de Leonarda Da Vinci ve yazar Jules Verne’in eserleriyle büyüten annesinin çabalarıyla küçük Igor daha henüz 12 yaşındayken lastik bant ile çalışan bir helikopter yaparak bu büyük tutkusunun ilk kıvılcımlarını ortaya çıkarmaya başlamıştır. 1903-1909 yılları arasında St. Petersburg’daki Naval War Kolej’de eğitim gören Sikorsky buradaki eğitimini  tamamlamadan 1906-1907 yılları arasındaki kısa dönemde Paris’te mühendislik eğitimi almıştır. 1908 yılında babasıyla gittiği Almanya’da bir gazete sayfasında Orville Wright ve uçağıyla ilgili çıkan bir resmi görmüştür. Sikorsky daha sonraları bu anı şöyle anlatmıştır: ‘’ Bu haberi gördükten sonraki 24 saat içinde hayatımın işini değiştirmeye karar verdim. Havacılık konusunda eğitim alacaktım.’’ Bunun üzerine kız kardeşinin maddi desteğiyle aerodinamik üzerine eğitim görmek ve hayalindeki projesi olan helikopterini oluşturacak akşamlara ulaşabilmek için Paris’e gitmiştir.

O sırada Paris, Avrupa’nın havacılık alanında merkezi konumundaydı. Burada havacılık konusunda ün yapmış kişilerle tanışma imkanı bulan Sikorsky, İngiliz Kanalı’nı havadan geçmeyi başaran Fransız pilot Louis Bleriot’la da tanışmıştır. Bunların ardından aynı yıl Kiev’e dönen Igor Sikorsky burada uçak makineleri yapma çalışmalarına başlamıştır. 1909’da üç silindirli 25 beygirlik bir anzani motorsiklet motoruyla Kiev’de ilk helikopterini inşa etmiştir. Fakat, bu girişiminde başarılı olamamıştır. 1910 yılının Şubat ayınd, aynı motorları S-1 adlı küçük uçak üzerinde kullanmış, fakat S-1 de hiçbir zaman havalanmayı başaramamıştır. S-2 ve ondan daha büyük olan S-3, sadece kısa bir süre için havalanabilseler de, 50 beygirlik motoruyla S-5 1911 Mayıs ayında tam anlamıyla havalanmayı başarmıştır. 100 beygirlik argus motoruna sahip olan S-6 ise 1911 yılının Kasım ayında uçmaya başlamıştır.

Uzun uğraşlar sonucu başarıyla uçurmayı başardığı S-6-B için Rus Ordusu’ndan küçük bir sipariş almış ve hemen ardından dört motorlu büyük bir uçak üzerinde çalışmaya başlamıştır. S-21 (Bolsho Baltiski ) Sikorsky’nin adlandırdığı ismiyle ‘’ Le Grand ‘’ 13 Mayıs 1913’te havalandığında, Igor Sikorsky dünyanın ilk dört motorlu uçak pilotu statüsüne kavuşmuştur. Çünkü bu uçağın ilk test uçuşunu bizzat kendisi gerçekleştirmiştir. Devrim yaratan bu uçak kapalı bir pilot kabini, bir lavabo, döşenmiş koltuklar ve yolcuların uçağa çıkabilmesi için dıştan bir merdiven içeriyordu. ‘’ Le Grand’’ ile gelen başarı Sikorsky’yi 10.Yüzyılın efsanevi Rus kahramanı olan ‘’ Ilya Muromets’’in ismini verdiği daha büyük bir uçak dizayn etmeye yönlendirmişti.  Birinci Dünya Savaşı sırasında Ilya Mıuroments’in bombardıman uçağı olarak kullanılan 70’den fazla askeri modeli üretilmişti. 1914 yılında Sikorsky St. Petersburg Politeknik Enstitüsü tarafından ‘’ honoris causa ‘’ derecesiyle onurlandırmıştı. Bu arada daha büyük bir model olan S-22 ise 1913’ün Aralık ayında yolcu taşımaya başlamıştır. Bombardıman uçağı versiyonu da 1914’te faaliyete geçmiş ve 1915’te Rus İmparatorluğu Hava Kuvvetleri ile savaşa katılmıştır. Sikorsky’nin ‘’ Ilya Muroments’’ adını verdiği uçağı dünyanın ilk dört motorlu bombardıman uçağıydı. Bu hizmetlerinden ötürü Sikorsky, St. Vladamir nişanı almıştır.

1911 yılında S-5’in gösteri uçuşu sırasında, uçak zorunlu bir iniş yapmıştı. Bunun üzerine sineğin benzinin içine düştüğünde kurtulmak için çabalamasından esinlenen Sikorsky’nin kafasında motorunu kaybetse bile uçmaya devam edebilen bir uçak yapma fikri doğmuştur. Bu da Sikorsky’yi bir uçağın uçuşuna devam edebilmesi için birden fazla motora ihtiyacı olduğu gerçeğine götürmüştür. Bunun ardından 1914-1918 arasındaki 1. Dünya Savaşı’nda birçok ülke uçaklarını iki, üç ve dört motor taktırmak için servislere sokmuş, 1. Dünya Savaşı’nın ardından Rus Sivil Savaşı sırasında Sikorsky Rusya’daki Fransız kuvvetlerine mühendislik yapmıştır. Rus Devrimi, Sikorsky’nin Rus havacılık endüstrisindeki kariyerine son noktayı koyan bir dönem olmuştur. Devrimin ardından Sikorsky oldukça yüklü miktardaki kişisel servetini bir kenara bırakarak Müttefik Kuvvetler Birliği için bir bombardıman uçağı imal etmekle görevlendirildiği Fransa’ya göç etmiştir. Ancak Sikorsky’nin uçak planı, ateşkes anlaşması imzalandığında hala daha bir çizim tahtasında duruyordu.

Birinci Dünya Savaşı’nın hüküm sürdüğü Avrupa’da ( özellikle de Ekim Devrimi ve İç Savaş ile harap edilen Rusya’da) bir hava taşıtı dizayn etmenin pek ihtimal dahilinde görünmediğini fark eden Sikorsky 1919 yılında Amerika’ya göç etmiştir. Önceleri bir okulda doçent olarak eğitim veren, ayrıca konferanslar da veren Sikorsky bu süre boyunca havacılık endüstrisinde bir iş bulma arayışı içinde olmuştur.

Önerilen Konu:   Louis Pasteur Kimdir ? Louis Pasteur ve Hastalıkların Mikrop Teorisi

Bu sırada Amerika’da yaşayan eski Rus ordu üyelerinden maddi destek gören Sikorsky, Sikorsky Hava Mühendisliği Şirketi’ni kurmayı başarmıştır. Kendisine yardım ve destek veren kişiler arasında ünlü piyanist Sergei Rachmaninoff da bulunuyordu. Rachmaninoff bugünün değeriyle 61.000 dolara denk gelen bir çek yazarak Sikorsky’yi desteklemiştir. Hazırladığı ilk prototipin, test uçuşunda hasar görmesine rağmen destekleyicilerinden talep ettiği 2500 dolarla 14 yolcu kapasiteli 115 mph hızla uçuş gücüne sahip Amerika’nın ilk ikiz motorlu uçağı olan S-29 A’yı yapmıştır. Ancak bu 1918 yılındaki askeri uçakların hızıyla kıyaslandığında yavaş uçan bir uçaktı. S-29 A Sikorsky’ye yeni fon bulması açısından ‘’ yap ya da bırak ‘’ anının geldiğini kanıtlamıştı.

Genç ve maddi açıdan yetersiz kaynaklara sahip olan bu şirket tarafından inşa edilen bu ilk uçak günümüzün dev uçağının atası olarak kabul edilen çift motorlu, madeni taşıt aracı S-29 A’ydı. Bunun ardından çok sayıda hava taşıtı inşa edildi ancak şirketin en önemli başarısını Pan Amerikan Havayolları’nın Orta ve Güney Amerika’ya açılırken yeni rotalar oluşturmada kullandığı çift motorlu S-38 amfibi uçak kazanmıştır. 1925’te, şirket Sikorsky Manufacturing Corporation adını almış ve Sikorsky 1928 yılında Amerikan vatandaşı olmuştur.  Bir sonraki yıl Sikorsky Aero Engineering Company, Amerikan Havayolları tarafından satın alınmış ve onun yan şirketlerinden biri olmuştu. Şimdi ise United Technologies Corporation’ın bir parçasıdır. Şirket Pan American Havayolları tarafından transatlantik uçuşlarda kullanılan ve Pan Amerikan Deniz Uçakları olaran bilinen S-42 gibi deniz uçakları üretmiştir. Daha sonra aralarında ileride geliştirilecek amfibi uçak ve deniz uçakları için örnek teşkil eden S-34’ün de bulunduğu pek çok yeni dizaynı hayata geçirmiştir. Son Sikorsky deniz uçağı olan S-44 ise yıllarca transatlantik geçişlerdeki en hızlı araç olarak ün yapmıştır. Dönemin tüm Sikorsky uçakları kullanım kolaylığı ve yüksek konfor seviyesiyle tanınmışlardır.

Pan Amerikan Havayolları’nın Atlantik ve Pasifik Okyanusları gibi deniz aşırı seferler için kullandığı dört motorlu Flying Clippers’lar da Sikorsky’nin daha sonraki çalışmalarının ürünüdür. Bu tür çalışmalarına rağmen, Sikorsky bir sinek gibi rahatlıkla bulunduğu yerden havaya kalkabilen, yine düz iniş yapabilen, sağa sola rahatlıkla dönebilen bir araç ( helikopter ) yapma rüyasını tam anlamıyla terk etmemişti. Gerçekten başarılı büyük uçak projelerini gerçekleştirdiği yıllar boyunca, bir yandan da helikopter konusunda çalışıyordu. Sikorsky Rusya’dayken helikopter tipindeki uçan makinelerle deneyler yapmıştı. 14 Eylül 1939 yılında çalışmasına işlerlik kazandırmak  amacıyla Vought-Sikorsky 300 adında, 75 beygir gücünde bir motora sahip olan üç pervaneli bir aracın uçuşunu gerçekleştirmişti. Aracın ilk serbest uçuşu 26 Mayıs 1940 yılındaydı. VS-300 uçmak açısından başarılı bir döner kanatlı uçak değildi, fakat standardı haline gelen ilk tekli döner biçimine sahip araçtı. Sikorsky’nin helikopter kontrolleri üzerindeki kararlı çalışmaları sonucunda dünya havacılığı sağlam, kullanışlı, çok yönlü bir uçuş aracı kazanmıştır.

Sikorsky Hakkında Bilinmeyenler

Sikorsky öncelikle maddesel araçların uygulamalı mucidi olarak tanınmasına karşın aynı zamanda oldukça dindar bir kişiliğe sahipti ve insan, dünya ve evren gibi konularla derinden ilgilenen bir felsefeciydi. Sikorsky oldukça dindar bir Rus Hristiyan Ortodoksuydu. Dini ve felsefi konular içeren iki kitap yazan Sikorsky’nin kitaplarının isimleri The Message of the Lord’s Prayer ve The Invisible Encounter’dır. Sikorky hiç kimseyi kendi görüşlerini kabul etmesi yüzünden zorlamamasına rağmen bu kitapları yazmış aynı zamanda bu kitapların açıklamalarını içeren çok sayıda kitapçık hazırlamıştır. Sikorsky ilk kitabında insanlar için son bir varış yerine yani ahirete ve ölüm sonrasında bir yaşam olduğuna inancını, ikinci kitabında ise uygarlaşma için maddesel kuvvetlerden ziyade manevi kuvvetlere ihtiyaç olduğu düşüncesi açıklamıştı. Sikorsky’nin Allah’a olan güçlü inancı ve insan ruhunun yüceliğine olan inancı, onun kariyerindeki başarısızlıkların ve aksiliklerinin üstesinden gelmesine yardımcı olmuştur.

Sikorsky’in Aldığı Ödüller

Sikorsky’ye verilen ödüller ve şeref ünvanları dokuz yazılı sayfayı doldurmaktadır; Ulusal Bilim Madalyası, Wright Kardeşler Hatıra Ödülü, Amerika Hava Kuvvetleri Akademisi’nin Thomas D. White Ulusal Savunma Ödülü ve İngiltere Kraliyet Havacılık Topluluğu’nun Gümüş Madalyası…

1928 yılında Amerikan vatandaşı olan Igor Sikorsky, 1957 yılında 68 yaşındayken emekli olduktan sonra da mühendislik danışmanı olarak çalışmaya devam etmişti ve ölmeden önceki gün de masasının başındaydı. Mücadeleler ve başarılarla geçen onurlu bir yaşamdan sonra, 26 Ekim 1972Wde 83 yaşındayken hayata gözlerini yumdu. Rusya’da bir kızı, Amerika’da 4 oğlu dünyaya gelmişti. 1972 yılında ölümünün ardında en büyük oğlu Sergei Igor şirkette aktif olarak çalışmaya başlamıştır. Housatonic Nehri üzerinden Merrit Ekspres yolunu Sikorsky’nin yaşadığı bölgeye bağlayan köprüye, bu büyük mucitin ölümünün ardından onun anısına Sikorsky Köprüsü ismi verilmiştir.

  • Site İçi Yorumlar

En az 10 karakter gerekli